![]() |
Lorenzo Crinelli |
'' Kırgınım . Ve bunun ne anlama geldiğini henüz ben de bilmiyorum '' İbrahim Tenekeci . Gerçekten kırgın mıydık hayata özellikle biz kadınlar ! Yaşadığımız bu çağ mıydı tek suçlu . Yoksa Antik Çağ'dan günümüze hep bir bedel ödemek zorunda mı bırakılmıştık . Nerde başlayıp nerde biterdi biz kadınların hikayeleri ; ya da sonsuza kadar devam mı ederdi erkek egemen kültürünün despotluğu . Anadolu'da bir söz vardı '' Kol kırılır , yen içinde kalır '' diye . Gerçekten içerde mi kalmalıydı şiddet ; yoksa tüm gücümüzle karşı çıkıp ifşa mı etmeliydik egemen eril yapıyı .
![]() |
Lorenzo Crinelli |
Kimi zaman satıldık köle pazarlarında , savaş ganimeti olduk kimi zaman . Ve sunulduk özel evlerde , pazarlandı vücutlarımız Antik Çağ'dan günümüze '' Saçlarım o eski güzelliğini çoktan yitirdi / Şimdi yanlız bilmem neden / Zaman zaman yüzüme vuran / Bir utancı perdeliyor sadece '' ( Şükrü Erbaş )Ve sakladık saçlarımızla utancımızı , fularlarımızla vücudumuzdaki darp izlerini . Utandık sanki suçlu bizmişiz gibi .Oysa asıl mağdurlar bizlerdik . '' Gözlerinin pınarında bir bulut boşandı boşanacak / Nerdeyse / Aklımdan geçenleri okuyorsun su gibi /Dünya gördü / Bizi boğazladılar / Tutma gözyaşlarını ONUR DA AĞLAR '' ( Ahmet Arif )
![]() |
Wikipedia |
Malcom X'in dediği gibi '' Bütün uyuyanları uyandırmaya , bir tek uyanık yeter '' Gerçekten yeter miydi , ya da yetmiş miydi uyuyanları uyandırmak için atılan çığlıklar , bazen sesli bazen sessiz atılan çığlıklar . Mitolojide , tragedyalarda sadece erkek kahramanlara , tanrılara sunulan birer meta haline getirildik . Çağlar öncesinden süzülüp gelen Troya kraliçesi Hekabe'nin güzeller güzeli kızı , Troya prensesi Polyxena'nin hikayesi anlatır bize hangi sınıftan olursa olsun , çağlar boyu süregelen şiddeti . Bu aynı zamanda yanmış , yıkılmış Troya 'dan geriye kalan çocukların ve kadınların hikayesidir .
![]() |
Wikipedia |
''Heinrich Schliemann 1871'de Asia Minor'un kuzey batısındaki Troia'yı keşfedince , alev alev bir savaşın enkazını buldu . Kat kat soyunca kenti , ağlaşan kadınlar göründü dipten ; babalarını ,kocalarını , oğullarını yitiren , acılar kusan kadınlar . Hecuba , Andromacha , Cassandra , Polyxena ve niceleri '' böyle başlar Seneca'nın Troıalı Kadınlar kitabını çeviren Çiğdem Dürüşken'in ön sözüyle Troıa'lı kadınların hikayesi . Ve Yunan gemilerinin denize açılabilmesi için Achilles'in mezarı başında kurban edilmesi gerekmektedir Polxena'nın . '' Söyle tanrıça , Peleusoğlu Akhlilleus'un öfkesini söyle / Acı üstüne acı Akhalara o kahreden öfke getirdi / Ulu canlarını Hades'e attı nice yiğitlerin / Gövdelerini yem yaptı kurda kuşa / Buyruğu Yerine geliyordu Zeusun '' ( İlyada -Homeros ) Böyle anlatır Homeros şiddeti ve erkekliği ; ölmeyi ve öldürmeyi kutsayarak . '' Bir düğün alayı gözükür uzaktan , ateşten meşaleler yanar ışıl ışıl ellerde . Achilles'in külleriyle evlenecek Polyxena'nın düğün törenidir bu . Artık Troia'da düğünler karışmıştır cenaze törenine '' ( Çiğdem Dürüşken - Troialı kadınlar ) Akhilleus'un mezarı başında katledilir Troia'nın prensesi .
![]() |
Lorenzo Crinelli |
'' Yürüyüp geçeceksin , hep yürüyüp geçeceksin / Ben öyle yaptım / Hep yürüdüm / Herkesin her şeyi anlamasını bekleyemezsin / Sen yürüyüp gideceksin / Anlayan anlayacak / anlamayan anlamayacak / Dünyanın hepsine yetişemezsin ki / Bilirsin ben iyi Yürürüm '' Son söz Murathan Mungan'ın , sevgiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder